Hong Kong

Hong Kong – Macau

Gezgin sayılmam ancak, 15 günlük çok güzel ve çok yorucu geçen Hong Kong, Seul, Osaka, Hiroşima, Kyoto, Tokyo’dan biraz bahsedeyim…


Önce Hong Kong

İstanbuldan yaklaşık 10 saatlik bir uçuştan sonra ilk durağımız…

Uykusuz geçen uçak yolculuğunun ardından hemen otele yerleşip kendimizi dışarı attık. Victoria Street cadılar bayramının da gelmesi ile çok canlı bir hal almıştı.

İkinci günümüzü sabahın erken saatlerinde Star Ferry ile Macau ya geçtik. Burası Çin anakarasına bağlı olduğu için yine pasaport kontrolleri yapıldıktan sonra (Bizi sıradan çıkarıp neden geldiğimizi sormaları can sıkıcı olsa da) ilk durağımız Senado meydanı idi. Bu aşamada küçük bir dip not “Star Ferry den inince sizi taksiciler karşılıyor, kanmayın… Sonrasında tur otobüsleri binmeyin… 🙂 toplu taşıma en iyisi.” Bu küçük dipnottan sonra St. Paul harabeleri ile yola devam ettik. Önceden oluşturduğumuz rotamızda Macau Kulesini de gördükten sonra.. Sıra geldi Casino bölgesine. Gerçekten ihtişamlı ve güzel yapılar vardı. Hızlandırılmış versiyon ile Macau ya 1 gün yeterli oluyor.

St Paul Harabeleri

Sonraki gün benim gökdelenler şehri olarak nitelendirdiğim Hong Kong’u gezme vakti idi. Kowloon bölgesinde kalıyorduk. Victoria Harbour’la güne başlayarak, sonrasında devasa gökdelenlerini bulunduğu Hong Kong’un merkezine geçtik. Burada bazı tapınaklar vs gezdikten sonra akşam üzerine doğru (en doğru zaman olarak nitelendirilir) Victoria Peak’a çıktık. Hem gündüz manzarası hem gece manzarası görmek için. Gerçekten de görülmeye değerdi.

Categories:

Comments are closed